Yeni Konular
-Ana Yemekler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
-Ana Yemekler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

ANNE ELİ DEYMİŞ BİR KIYMALI LAZANYA:))



Lazanya....
Adında bile karizmatik bir hava var sanki....
Bildiğin makarnayı çok enfes hale getirebilme yeteneğine sahip bir icat...
Seviyorum ben böyle icatları:) 
Pratik, lezzetli, kolay...
Çocuklar da bayılıyor.

Biz bilmezdik eskiden lazanya falan. Amerika da pek meşhur, burda denedim ben ilk. Çok sevdik ailecek. Şu sıralar annem de bizimle yaşıyor, o da çok beğendi ama nedense lazanya ismi aklında 'tanzanya' olarak yer etti bir şekilde. Sonra da espri olsun derken, lazanyanın bizim ailedeki adı oldu tanzanya...:))
2 yaşındaki kızım da uykudan kalkınca 'anne ben tanzanya yicem' deyince isim tescillenmiş oldu:))
Artık makarna alırken tanzanya da alıyorum ben:)

İçinin malzemesini istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Ben google'a kıymalı lazanya yazınca karşıma anne eli gibi çıkınca hiç tereddüt etmeden denedim tarifini. Çünkü daha önceden takip ettiğim, tariflerine güvendiğim bir blog..
Reyhan Hanım, mutfak konusunda oldukça tecrübeli, eğitimli ve yenilikçi bir insan. Kısaca profoyonel diyebiliriz yani. Bloğuna da bu özellikleri yansımış tabi ki, dolu dolu bir blog. Zaten yemek bloğu sahib olan arkadaşlarım kendisini tnıyordur muhtemelen. Tanımayanlar varsa da mutlaka sayfasını ziyaret etmesini öneririm.

Kendisi sorularıma cevap verme nezaketini gösterdi sağolsun. Bloğunu ve Reyhan Hanmı daha yakından tanımak isterseniz, buyrun sorularıma verdiği cevaplara birlikte bakalım...


-Site açmaya nasıl karar verdiniz?

-Yemek yapmak, yeni yemekler denemek benim için hep bir tutku idi.Yeni yemekler denedigimde,  ilk zamanlar not etmiyorum, tekrar aynı yemeği yapmak istediğimde ise bazen aynı sonucu alamıyordum.Daha sonra deftere not almaya başladım baktım öyle de zor oluyor, blog açıp arşivleme kararı aldım. Böylece blog dünyasına adım atmış oldum.

-Bloğunuzu hangi sıklıkta güncelliyorsunuz?
-Eskiden neredeyse her gün güncellerdim.Ama ilerleyen zamanlarda hem zamansizliktan hem de tariflerimin daha çok kişi tarafından okunması için,  hafta da iki yada üç kez güncellemeye başladım. Artık yalnızca ramazan ayında her güne bir tarif ve bir mönü oluşturuyorum. 

-Her gün ziyaret ettiğiniz ya da kendinize örnek aldığınız yemek blogları var mı?
-Her ne kadar eskisi kadar blog okumaya vaktim olmasa da severek takip ettiğim bir çok blog var .
 
-Bloğunuzun size kazandırdıkları neler? 
-Bana kattığı en güzel şey kendime ait bir okur kitlem oldu, ve tabi ki çok da güzel arkadaşlıklar kurdum.
-Sitenizde en iddialı olduğunuz kategori hangisi?
-Aslında her kategori benim için aynı,  tatlı, tuzlu ,çorba v.s hepsinde iddialiyım :)
 
-Blog yazarlığında en çok nede zorlanıyorsunuz?
-Bazen giriş yazısını yazarken zorlanıyorum, onu da bir şekilde hallediyorum. Bir keresinde giriş yazısını yazarken ne kadar zorlandığımdan bahsederek bir giriş yazısı yazmıştım mesela :)
-Bloğunuza gelen ziyaretçilere 'bunu illa ki denemelisiniz' dediğiniz bir tarif var mı?
-Emin olmadigim hiç bir tarifi kesinlikle yayına almıyorum. Bu nedenle tüm tariflerimde iddialiyim diyebilirim.

-Bir yemek bloğunu açtığınızda dikkatinizi ilk çeken şey ne oluyor?
-Tabi ki ilk olarak fotoğraflar dikkatimi çekiyor, ardından anlatım dili ve içerik diye sıralayabiliriz. 

 
-Sizce bir yemek sitesinin olmazsa olmazı nedir?
-Fotoğraf ve eğer varsa yemeğin püf noktaları bence bir yemek blogunun olmazsa olmazidir.

-Sizce mutfakta tecrübe mi önemli, heyecan mı?
-Önce heyecan. Tecrübe zamanla kendiliğinden geliyor zaten.

-Sizce bir yemek blogunda sadece yemek tarifleri mi olmali baska konulara da yer verilebilir mi?
-Başka konulara da tabiki yer verilebilir.mesela lezzet durakları ya da gezi yayınları da yapılabilir.Ama çoğunlukla yemek tarifi olmalı ki yemek blogu olduğu belli olsun :)


Şimdi anne eli gibi'nin kıymalı lazanya tarifine geçelim mi?




Kıymalı Lazanya için 

Malzemeler

12 adet lazanya

3 yemek kaşığı sıvı yağ
500 gr kıyma
2 orta boy soğan
1,5 yemek kaşığı domates salçası
4 adet rendelenmiş domates
tuz
karabiber
 

Beşamel sosu için:2 su bardağı süt2 yemek kaşığı un2 yemek kaşığı tereyağıtuzkarabiber
Üzerine de yeteri kadar rendelenmiş kaşar peyniri

 

Yapılışı:

-Öncelikle lazanyalarımızı haşlayalım. Bunun için lazanya kutusunun üzerinde yazan talimatlara uyabilirsiniz.Dikkat etmeniz gereken iki husus var.
Birincisi, çok fazla haşlamayın
İkincisi, lazanyalar birbirlerine yapışmasınlar. Bunun için de lazanyaları tek tek atın kaynayan suya.
-Lazanyalar haşlandıktan sonra soğuk suyun altına tutun ve asla üst üste koymayın yapışmasınlar. 

-Diğer tarafta harç için tavaya sıvıyağı alıp kıymayı kavuralım.
-Suyunu salıp çeken kıymaya ince doğranmış soğanları ekleyelim.
-Soğanlar da kavrulunca rendelenmiş domatesi ve salçayı ekleyelim.
-Domatesin suyu da çekilince tuz ve karabiberi ekleyip altını kapatalım.

Beşamel sos için de;
-Yağı küçük bir tencereye koyup eritelim.
-Unumuzu ekleyip kavuralım. 
-Un kokusu gelince yavaş yavaş suyu ekleyelim ve çırpıcı yardımıyla sürekli karıştıralım.
-Tuzunu ve karabiberini ekleyip kıvamı koyulaşana kadar ocakta tutalım. (Kaynadıktan sonra 3 dk kadar)

-Sosu bekletirsek koyulaşacağından vakit kaybetmeden hemen üç lazanya yaprağımızı tepsimize dizelim.(Üç adet tepsi boyutuna göre değişebilir onu siz ayarlayın kendinize göre.)
-Lazanyaların üzerine beşamel sos ve harcı gezdirelim. 
-Tekrar üç lazanya yaprağı koyup aynı işlemi tekrar edelim. 
-Bu şekilde üç kat harç koyup dört kat lazanya dizmek suretiyle olayı tamamlayalım.
-En üste de sos gezdirip 200 derece fırında sos hafif kızarana kadar pişirelim.
-Daha sonra peyniri üzerine gezdirip tekrar fırına sürelim ve kaşar eriyinceye kadar fırında tutalım.


Afiyet olsun. Reyhan Hanım'a tekrar teşekkür ediyorum:))

FIRINDA KIYMALI MANTAR

Herkese Merhabalar,

Bayramı bitirmiş olmanın verdiği hüznü yaşarken, diğer taraftan da parmaklarınızı yalayacağınız bir tarif verecek olmanın mutluluğunu yaşıyorum:) (parmak yalamak da nasıl bir deyimse artık:))
 
Şimdi herkes memleketinden dönmüş hayata kaldıkları yerden devam etmenin telaşına düşmüştür güzel ülkemde.
Hele uzaklarda okuyan öğrenciler için daha bir zor olur geri dönüşler... En azından benim için öyle olurdu. Gelirken koşar adım çıktığı otobüs merdivenlerine dönüşte basası gelmez insanın...

Şimdiyse memleketimden uzakta, bayramın birinci gününün bile tatil olmadığı bir ülkede geçirdik bayramı...
Allahtan dostlarımız var da, kendimizce yaşadık yaşattık işte bayramı...

Neyse azıcık hüzün koklattıktan sonra size, güzel tarifimize geçelim. Ben evde mantar varsa çok büyük ihtimalle patatesli mantar yemeği yaparım. Çok basit ve ailece çok sevdiğimizden sanırım... Bu sefer mantarla ne yapsam diye düşünürken, Oktay ustanın sitesinde bu tarifi buldum. Kesinlikle tavsiye ediyorum....
Malzemelerin miktarını kendinize göre ayarlayabilirsiniz.

Malzemeler:

3 patates
300 gr. kıyma
1 pk. mantar
2 domates
2 yeşil biber
2 kırmızı biber
1 soğan
sıvıyağ
tuz
karabiber

BEŞAMEL SOSU İÇİN:
2 su b. süt
1 çorba k. un
sıvıyağ
tuz
karabiber

ÜZERİ İÇİN:
kaşar peyniri

Yapılışı:

-Patatesleri kızgın yağda tam olmasa da tama yakın kızartın ve fırın tepsisine dizin.

(Bende şöyle bir fobi var; eğer patatesleri yarı kızartmadan fırına verirsem patatesler tam pişmez ve bu yemek çok uğraştırıcı bir hale gelir o yüzden hiç strese girme önce az kızart diye düşünürüm hep ama Oktay Usta patates ve biberleri fırına önceden vermiş.)

-Az yağda sırasıyla soğanı, ince doğradığınız mantarları ve halka şeklinde doğradığınız biberleri soteleyin. En son kıymayı da ilave edin.

-Tuzunu ve karabiberini attıktan sonra kavrulunca altını kapatın.

Başemel sos için de;

-Yağı biraz kızdırın. (hep tereyağla yapardım ama oktay usta sıvıyağ demiş ben de öyle yaptım çok fark göremedim.)

-Unu az kokusu gelene kadar kavurun.

-Sütü de azar azar bir tarafdan çırpıcıyla sürekli karıştıraraktan ekleyin ve kıvamı akıcı bir sos elde edin.

-Fırın tepsisine patatesleri zaten dizmiştik üzerine domatesleri ince dilimleyin, kıymalı karışımı, başemel sosu ve üzerine kaşar rendesi ilave ettikten sonra fırına verin.

-Kaşar kızarana kadar fırında tutun ve afiyetle yiyin...



Allah ağzımızın tadını hiç bozmasın;)

İnşalalh dener ve beğenirsiniz...

Tatlı Sefam'dan Çok Kolay ve Çok Lezzetli: Yalancı Mantı

İftara 15 dakika kadar varken, bir hafta kadar önce ayırdığım yufkayı dolaptan çıkardım... Birazdan 
vereceğim tarifi yapmaktı niyetim. Ana yemek köfte olunca üzerine sos yapayım demiştim. Hazır sos
varken de Selma ablanın verdiği bu tarif de denenmeli diye düşünmüştüm.
Keşke başka birgün yemekte çok da birşey yokken düşünseymişim...
Ne bileyim 10 dakikada hazırlanan bu lezzet için köfteye bile kimsenin bakmayacağını..

Kendisine bana bu tarifi tavsiye ettiği için çok teşekkür ediyorum. Biz ailecek bayıldık...
Bundan sonra sık sık yapacağıma eminim...






Tarife geçmeden önce Selma Ablaya sorduğum sorulara verdiği cevapları okumak isterseniz 
buyrun:

-Site açmaya nasıl karar verdiniz?
-Değişik tarifleri yapmayı severim, senelerdir blogları gezerim, benim de dijital ortamda tarif defterim olsun
 istedim 

-Bloğunuza yazdığınız ilk yazı nedir?
-Bloğumu cok acemice acele açtım bazılarını sildim ilk tariflerimde 
yazım bile yok, tek kusurum yazıda tembel olmam cok pratik yazmaya çalışıyorum 

-Sizi ilk izlemeye alan blog hangisi?
-Dilek Afyon Avcı hanım, hatta ilk açtığım anda takibe almıştı...

-Bloğunuzu hangi sıklıkta güncelliyorsunuz?
-Genellikle her gun ya da 2 gun ara ile tabi bir işim olmazsa. Sosyal hayattan kopmadan, çünkü gerçekten çok emek işi.

-Hergün ziyaret ettiğiniz yemek blogları hangileri?
-İçlerinde çok kaliteli blogların da olduğu birçok blog var hergün ziyaret ettiğim...

-Bloğunuzun size kazandırdıkları neler? 
-Burası oldukça değişik bir ortam bazılarını tanımadan görmeden seviyorsunuz, insan burdan bile elektriği alıyor 

-Sitenizde en iddialı olduğunuz kategori hangisi?
-Tatlılara çok düşkün olduğum için daha çok tatlı pasta yaparım.

-Bloğunuza gelen ziyaretçilere 'bunu illa ki denemelisiniz' dediğiniz bir tarif var mı?
-Çok güzel bir pandispanya tarifim var bence kesinlikle denemeliler, hiç pişman olmazlar.
(Nasıl güzel kabarmış görmek isterseniz kesin tıklayın ziyaret edin derim)

-Bir yemek bloğunu açtığınızda dikkatinizi ilk çeken şey ne oluyor?
-İlk dikkatimi çeken tabi ki fotoğraflar oluyor.
 
-Sizce bir yemek sitesinin olmazsa olmazı nedir?
-Tariflerin resimli olması

-Sizce mutfakta tecrübe mi önemli, heyecan mı?
-Bence ikisi de önemli.

-Bir de hangi tarifiyapmamı önerirsiniz? Çok zor olmayan...:))
-Bence en basıt ve guzel tarıfım bu (bence de :))
http://www.huselha.com/2013/05/citir-yufkali-yalanci-manti.html yanlız bekletmeden yemek gerekır beklerse yumusuyor.

Tatlı Sefam gerçekten herkesin yapabileceği kolay tariflerin olduğu güzel bir blog. Aynı zamanda da tarif çeşitliliği oldukça fazla.
Kısacası faydalanılabilecek, sahibinin bilgi ve tecrübeleriyle emek sarfedilip insanlığın hizmetine sunulmuş,ortamı sıcak bir yemek bloğu ziyaret etmek isterseniz buyrun: Tatlı Sefam

Şimdi tarifimize geçelim:

-İstediğiniz kadar yufka (bende bir tanecik vardı çok az geldi, aslında bir tane bir servis tabağını dolduruyor.)
-Yumurta beyazı (sanırım bir yufkaya bir tane yeter.)
-Kızatmak için sıvıyağ

Sos için;

-Bir rendelenmiş domates
-Bir tatlı kaşığı salça
-Zeytinyağı
-Tuz

-ve üzerine yoğurt

Yapılışı:

-Serdiğiniz yufkanın içine, çatalla çırptığınız yumurta beyazını fırça yardımıyla sürün.

-Yufkayı rulo yapıp bir parmak kalınlığında parçalara kesin.
-Ve bu parçaları kızgın yağda kızartın (bekletince yumuşadığını tekrar hatırlatalım)

-Sos için de salçayı biraz kavurun.
-Rendelediğiniz domatesi ekleyin
-Kıvam koyulaşınca bir fincan kadar sıcak su ekleyin.

Kızaran çıtırların üzerine yoğurt ve sosu gezdirip hemen servis edin...


 Sonra da böyle kapış kapış yiyin:)


Tatlı Sefam'a hem tarifi hem de sorularıma cevap verme nezaketi için çok teşekkür ediyorum...




Ispanaklı Köfte

Ramazan ayı düşündürüyor insanı öyle değil mi?

Sürekli elimizin altında olanlara ezan vaktine kadar dokunamayınca insan, 'iftara kaç saat var?' diye sorma lüksü olmayan insanları hatırlıyor...

Yiyecek çok da birşey bulamadığı için iftar bekleme sevincinden yoksun insanlar...
Bir yerlerde var olduğunu hep bildiğimiz ama azıcık içimizi hüzünlendirmekten başka bir etki gücüne sahip olamayan insanlar...
Bizler iftarda yediklerimizi sindirme derdindeyken, doymuş olduğuna kendini inandırmaya çalışan insanlar...

Ne yapmalı bilmem ki, dedektif gibi fakir insan aranmaz elbet, belki güvenilir yardım kuruluşları bulup peşine düşülebilir, birkaç kapı çalınıp mutlu edilebilir...
İsterseniz bir hayal edin, fakir çocuğun midesini bayram ettirmenin mutluluğunu...
Siz de çok sevdiniz bu duyguyu değil mi:)

Açlıktan mideme kramplar girerken, klavyenin başına oturup yemek tarifi yazmadan önce niyeyse parmaklarım önce yukardaki harflere dokundu...

Ben biraz midesine düşkün bir insanım da... Bu sebepten, açlıktan karnıma kramplar falan girer...:)
Bir de, aç karna yemek sitelerine girme, Oktay Usta izleme gibi mazoşist bir huyum var ki sormayın..:)

Bu tarifi de Oktay Ustadan öğrenmiştim.
Börek yapma niyetine aldığım ıspanak bozulmaya yüz tutunca onu çürümekten, kendimi de israftan kurtarmak için ıspanakları köftenin içine yerleştirdim.. İyi ki de yerleştirmişim....



Denemek isterseniz;

Malzemeler:

-400 gr kıyma
-1 soğan
-1 yumurta
-2 diş sarımsak
-1 demet ıspanak
-Galeta unu ya da bayat ekmek

Garnitür için;

-1 kase domates sos (Ben bir kaşık salçayı yağda soteleyip bir domates rendesiyle pişirmiştim ve çok duru olsun istemedim ama bir dahaki sefere duru yapacağım)
-4 patates
-1 tutam biberiye
-Tuz
-Karabiber
-Zeytinyağı

Yapılışı:

-Soğan rendelenir ve diğer kıyma malzemeleriyle karıştırılıp yoğrulur.
-Galeta ununu yarım su bardağı kadar kullandım.

-Ispanak ve sarımsak doğranır.
-Az sıvıyağda sarımsak sotelenir ve ıspanak ilave edilir.
-Tuz ve karabiber eklenip altı kapatılır.

-Köfte harcından portakal büyüklüğünde parçalar koparılır ve yuvarlanır.
-Temiz bir poşetin üstüne konur ve yine bir kat poşetle üzerine bastırılır.
-Suyu süzülen ıspanak harcı büyütülen köftenin üzerine konur ve poşet yardımıyla rulo yapılır.
-Kenarlarına da iyice bastırdıktan sonra fırın kabına yerleştirilir.

-Patatesler kızgın yağda yarı kızartılır ve onlar da tepsiye dizilir.
-Üzerine biberiyeler serpilir.
-Ben kendim yaptığım sosu da fırına vermeden tepsinin üzerine gezdirdim ama dilerseniz sosu pişirdikten sonra fırından çıkardığınız yemeğin üzerine gezdirebilirsiniz...
-Köfteler istenildiği gibi dilimlenerek servis edilir...



Afiyet olsun, ağzınızın tadı hiç bozulmasın.



Nursevince Lezzetler'e Sorduk:) ve Bostan Kebabı Tarifi

İlk tarif olarak ne koysam diye düşündüm durdum.
Özel birşeyler olsun istedim ama malesef vakti çok bol olan bir insan değilim o sebepten, daha beklesem bir türlü Bismillah diyemeyecektim ben de bari eldeki malzeme ve vakitle ne yapabilirsem onu koyayım dedim ve ilk tarif bostan kebabı oldu.
Bu da küçümsenecek bir yemek sayılmaz hani...
Bir kere patlıcan kıyma kombinasyonu var ki, bizim damak tadımıza göre bu ikili bir araya geldi mi ortaya illa ki güzel bir yemek çıkar.

Tarifi listedeki hangi güzel siteden alsam diye küçük bir araştırma yaptım ve en son Nursevınce Lezzetler'de karar kıldım. Tarifin aslı için tıklamanız yeterli. Benim yaptığım haline geçmeden önce bu güzel yemek sitesinden biraz bahsedelim mi?  Nursevince Lezzetler yemek sitesi, oldukça doyurucu bir site. Doyurucu kelimesini hem mecaz hem de gerçek anlamıyla kullandım:) Oldukça çeşitli kategorileri ve tecrübesini konuşturduğu güzel bir tarif arşivi var.

Ben kendisinden bu post için izin isterken birkaç soruma cevap vermesini istedim, o da sağolsun kırmadı, sorularıma cevap verdi.


Yaptığımız ankette Nursevin Hanım'a sorduk; :)

-Sitenizde en iddialı olduğunuz kategori hangisi?

-Hamur işleri, poğaçalar, tatlılar. Zaten iddialı olmadığım tarifi paylaşmıyorum ki. Sadece iddialı olmadığım pastalardır.  (Ben pastalarına da baktım, bence tevazu  yapıyor:))

-Bloğunuza gelen ziyaretçilere 'bunu illa ki denemelisiniz' dediğiniz bir tarif var mı?

-Milföy tadında bir poğaçam var, onu kesinlikle denemeliler. (Linki burda, ben inceledim bundan sonra yapacağım ilk poğaçayı bu şekilde yapmayı düşünüyorum.)

-Bir yemek bloğunu açtığınızda dikkatinizi ilk çeken şey ne oluyor?

-Fotoğraflar dikkatimi ilk çekenler...

-Sizce bir yemek sitesinin olmazsa olmazı nedir?

-Tariflerin anlaşılır ve detaylı olması, hiç bilmeyenlere de hitap etmesi.

- Sizce mutfakta tecrübe mi önemli, heyecan mı?

- Mutfak tecrübesi çok önemli.. Ben hala öğreniyorum. bunun hiç biteceği yok.

Kendisine sorularıma cevap verdiği için çok teşekkür ediyor ve bostan kebabının malzemelerine geçiyorum.


 Bostan kebabı için malzemeler:

 -1 ya da 2 adet bostan patlıcan
- 200 gr kadar kıyma
- 1 sivri biber
- 1 soğan
- Domates salçası
-2 çorba kaşığı yoğurt
 Köfte için de;
-1 yumurta
-1 soğan
-Bayat ekmek
-Maydanoz
-İstediğiniz ölçülerde tuz, karabiber, kimyon, kırmızı biber
-Üstüne kaşar peyniri

Yapılışı:

Öncelikle köfteyi yoğuralım ki, biz diğer işlemlerle ilgilenirken köftemiz dinlensin.
Bunun için de ben kıyma hariç tüm malzemeyi yoğurdum.Bayat ekmek ufaklarını ilk başta iki kaşık kadar atıp kıymayı da ekledim, sonra kıvam için birkaç kaşık daha ufalanmış ekmek ilave ettim ve iyice yoğurdum.

Sonra;

Patlıcanları alacalı soyıp bir parmak kalınlığında dilimledim ve tuzlu suda ıslattım. Nursevin Hanımın önerisiyle de üstüne tabak koydum ki patlıcanlar yukarı çıkamadılar.
Soğanları halka halka doğradım,
Domatesleri de ince halkalar halinde doğradım.
Biberleri de halka şeklinde doğradım.
Patlıcanların suyunu süzdürdükten sonra, sularını kağıt havluyla aldırdım ve kızgın yağda tek taraflı kızarttım.
Fırın tepsisine patlıcanı, patlıcan büyüklüğüne göre ayarladığım köfteyi, soğanı, domatesi, biberi üst üste dizdim.
Fırınımı en yüksek dereceye getirip çalıştırmaya başladım.

Bu esnada da,

Salça ve yoğurdu çırpıp içine yarım su bardağı kadar su ilave ettikten sonra tepsimin üzerine gezdirdim ve fırına gönderdim.
Kaynamaya başlayınca çıkarıp üzerine rende kaşar serptim ( yemek zamanı yakın değilse bu işlemi yemeği ısıtmak için fırına koyduğunuzda yapın. ) ve dereceyi 200 dereceye getirip yemeğimi pişirdim.

Küçücük bir not: Benim evde çürümek üzere olan iki kabağım vardı ben onları da boyuna dilimleyip ikiye böldüm ve azıcık kızartıp patlıcan niyetine kullandım, onlar da çok lezzetliydi :))

Herkese afiyet, şifa olsun inşallah.
Nursevin Hanım'a tekrar teşekkürler, eline sağlık, kesesine,sofrasına  da bereket olsun:))





Ayrıca diğer köfteli yemek tarifleri için burayı tıklayabilirsiniz.

Benim bir de şöyle bir planım var, sağ tarafa kategori olarak yemek isimleri de eklemek istiyorum. Eğer sizin de sitenizde bostan kebabı varsa linkini bu postun altına yorum olarak gönderin, beş linkolursa yeni bir post yayınlayıp yana kategori açalım ve buraya da şöyle bir not düşelim:
Diğer bostan kebabı tariflerini görmek için burayı tıklayın.
Ne dersiniz? :))

 
Sponsorlar : Güncel Portal | WeBlogizm
Copyright © 2013. Ustalara Özel Yemek Tarifleri - Tüm Hakları Saklıdır.
Tema Yapımcısı Blogger Tema